Definify.com
Definition 2025
kulak
kulak
English
Alternative forms
- koulak
- Kulak
Noun
kulak (plural kulaks or kulaki)
- (historical) A prosperous peasant in the Russian Empire or the Soviet Union, who owned land and could hire workers.
- 2002, Christopher Hitchens, "Martin Amis: Lightness at Midnight", The Atlantic, Sep 2002:
- The “internal organs,” as the CHEKA and the GPU and the KGB used to style themselves, were asked to police the mind for heresy as much as to torture kulaks to relinquish the food they withheld from the cities.
- 2002, Christopher Hitchens, "Martin Amis: Lightness at Midnight", The Atlantic, Sep 2002:
Usage notes
During Soviet state collectivization of farming in the 1920s and 1930s the label kulak, implying “tight-fisted”, was applied pejoratively to attack land-owning peasants in general.
Synonyms
Related terms
- kulakism
- kulakize, kulakise
- kulakisation, kulakization
- dekulakise, de-kulakise, dekulakize, de-kulakize
- dekulakisation, de-kulakisation, dekulakization, de-kulakization
- self-dekulakisation, self-dekulakization
- subkulak
Translations
a prosperous peasant
|
|
Quotations
- For usage examples of this term, see Citations:kulak.
References
Merriam-Webster's Collegiate Dictionary: Tenth Edition 1997
Turkish
Etymology
From Old Turkic kulkak (“ear”), from Proto-Turkic *Kul-kak (“ear”).
Pronunciation
- IPA(key): /ku.ˈɫɑk/
- Hyphenation: ku‧lak
Noun
kulak (definite accusative kulağı, plural kulaklar)
Declension
declension of kulak
possessive forms of kulak
benim (my) | singular (tekil) | plural (çoğul) |
---|---|---|
nominative (yalın) | kulağım | kulaklarım |
definite accusative (belirtme) | kulağımı | kulaklarımı |
dative (yönelme) | kulağıma | kulaklarıma |
locative (bulunma) | kulağımda | kulaklarımda |
ablative (çıkma) | kulağımdan | kulaklarımdan |
genitive (tamlayan) | kulağımın | kulaklarımın |
senin (your) | singular (tekil) | plural (çoğul) |
nominative (yalın) | kulağın | kulakların |
definite accusative (belirtme) | kulağını | kulaklarını |
dative (yönelme) | kulağına | kulaklarına |
locative (bulunma) | kulağında | kulaklarında |
ablative (çıkma) | kulağından | kulaklarından |
genitive (tamlayan) | kulağının | kulaklarının |
onun (her/his/its) | singular (tekil) | plural (çoğul) |
nominative (yalın) | kulağı | kulakları |
definite accusative (belirtme) | kulağını | kulaklarını |
dative (yönelme) | kulağına | kulaklarına |
locative (bulunma) | kulağında | kulaklarında |
ablative (çıkma) | kulağından | kulaklarından |
genitive (tamlayan) | kulağının | kulaklarının |
bizim (our) | singular (tekil) | plural (çoğul) |
nominative (yalın) | kulağımız | kulaklarımız |
definite accusative (belirtme) | kulağımızı | kulaklarımızı |
dative (yönelme) | kulağımıza | kulaklarımıza |
locative (bulunma) | kulağımızda | kulaklarımızda |
ablative (çıkma) | kulağımızdan | kulaklarımızdan |
genitive (tamlayan) | kulağımızın | kulaklarımızın |
sizin (your) | singular (tekil) | plural (çoğul) |
nominative (yalın) | kulağınız | kulaklarınız |
definite accusative (belirtme) | kulağınızı | kulaklarınızı |
dative (yönelme) | kulağınıza | kulaklarınıza |
locative (bulunma) | kulağınızda | kulaklarınızda |
ablative (çıkma) | kulağınızdan | kulaklarınızdan |
genitive (tamlayan) | kulağınızın | kulaklarınızın |
onların (their) | singular (tekil) | plural (çoğul) |
nominative (yalın) | kulakları | kulakları |
definite accusative (belirtme) | kulaklarını | kulaklarını |
dative (yönelme) | kulaklarına | kulaklarına |
locative (bulunma) | kulaklarında | kulaklarında |
ablative (çıkma) | kulaklarından | kulaklarından |
genitive (tamlayan) | kulaklarının | kulaklarının |